top of page

İrade (Öz Denetim)


irade, öz denetim. marşmelov testi ile irade örneği. iradeyi diğer adıyla öz denetimi kullanma yöntemleri bu blog yazımda açıklamaya çalıştım. Şartlanma türleri ve ego boşalması gibi kavramları da yazımda kullandım.

Davranışlarımızın kontrolünde çok büyük etkiye sahip mekanizmalardan biri ne kadar irademiz olduğudur. Yani kendimizi ne kadar kontrol edebildiğimiz ve ne kadar hâkim olduğumuzdur. İradeden bahsederken, dürtülerimizi kontrol etmekte ve doyumu ertelemekte ne kadar başarılı olduğumuzu kastediyorum.


İnsanların doğaları gereği istek ve arzuları vardır. Bunlar zevk alma ve hoşnut olmadığımız şeylerden kaçınma üzerine şekillenir.


İsteklerimiz kötü şeyler olarak görülmemelidir. Mesela su içme isteğim var ve bu benim yaşamam için gerekli.

Herhangi bir istek aynı zamanda bizi cezbeden bir şey de olabilir. Bunun olması için isteğimizin kişisel değerlerimizle ya da uzun dönem hedeflerimizle çelişmesi gerekir. Yani kısa süreli ve bizi cezbeden şeyler, mesela şeker yeme isteğinde olduğu gibi, uzun süreli hedeflerimiz de olabilir, mesela sağlıklı olmak veya kilo vermek.

Oturup bir dizinin tüm sezonlarını birden izlemek isteyebilirim. Ama bu benim işe gitmemi ve yapacağım diğer günlük işlerimi yapma isteğim ile çelişebilir. Yani irade uzun süreli hedeflerimize odaklanırken, kısa süreli bizi cezbeden şeylerden kaçınmaktır.


Bu sebeple irade konusunda yapılan araştırmalar çok önemlidir. Çünkü hayatımıza geçirebileceğimiz pratiklerden oluşur.


En ünlü irade deneyi Marşmelov Testi olarak bilinir. Okul öncesi çağındaki çocukların her birine bir marşmelov şekeri verilir ve istedikleri an bu şekeri yiyebilecekleri söylenir. Eğer şekeri yemeden 15 dakika beklerlerse ikinci bir marşmelov daha alabilecekleri söylenir. Bekledikleri takdirde yiyebilecekleri iki marşmelovları olacaktır. Çocuklar anlık dürtülerini erteleyerek daha büyük bir ödüle ulaşacakları için karşı koymak durumunda kalırlar.


Bu çalışma hakkında birkaç şey söylenebilir. İlki çocuklar için 15 dakikanın bitmek bilmez bir sürü olduğudur. Yetişkinler ise “Tamam, sadece 15 dakika bekleyebilirim.” diyebilirler. Oysa bir çocuk için bu oldukça uzun bir zaman olabilir.


Çocuklar marşmelov yeme dürtülerine engel olmak için bir sürü taktik deniyorlar. Ellerinin üzerine oturuyorlar, sandalyelerini diğer yöne çeviriyorlar ve farklı yerlere bakmaya çalışıyorlar. Tabi ki şekeri yiyen çocuklar oluyor. Hatta bazıları hiç düşünmeden yiyorlar. Kimisi deneyi yapan kişi daha ordayken, kimisi de araştımacı odayı terk eder etmez şekerini yiyor. Ama bazı çocuklar araştırmacının fark etmemesini umarak marşmelovu yalayıp yerine geri koyuyor.


Görülüyor ki, şekeri yemeyip beklemeye direnen çocuklar, gelecekte daha iyi neticelere ulaşıyor. Hatta on yıl sonrasında bu çocuklar sınavlarından da daha yüksek puan alıyor, daha yüksek eğitimler alıyor, daha iyi sosyal becerilere sahip oluyor ve hatta daha düşük uyuşturucu kullanımı, daha az ilişki problemleri ve daha az stres yaşıyorlar.


Bu sonucu destekleyen başka bir araştırma daha var. İrade gösterebilen bireyler hayatta daha başarılı ve pozitif sonuçlara ulaşıyorlar. Daha iyi notlar alıyor, daha başarılı ilişkiler kuruyor, daha az depresyona giriyor, daha sağlıklı yiyor ve daha az sigara içiyorlar. İradenin hayatımızın her alanını daha başarılı şekilde yönetmemizi sağladığı görülüyor.


İradeden bahsederken konuşmamız gereken önemli bir problem daha var. Buna Ego Boşalması deniyor. Ego boşalmasına göre irade kullanma kapasitesi kısıtlıdır. Yani çok fazla kullanıldığında iradenin tükenebilecek bir kaynak olduğunu belirtiyor. Bu yüzden de ileride kullanmanız için elinizde çok daha az iradeniz kalmış olacak. Bunun çok uç göründüğünü farkındayım ama aslında doğru. İrade kullanmak, çok fazla enerji ve odaklanma isteyen bir durum. Uzun zaman boyunca irade göstermeniz gerekirse iradeniz tükenebilir. Bunu kanıtlayan deney gösteriyor ki, önlerinde duran lezzetli ve taze çikolata parçacıklı kurabiyeleri yeme dürtülerine karşı koyması sağlanan kişiler çok daha başka bir görev verildiğinde çok daha erken vazgeçiyorlar.


Bir başka çalışmada gösteriyor ki, kendi görüşlerinin karşıtı bir konu hakkında konuşma yapması için zorlanan bireyler, zor bir yapboz alıştırması verildiğinde uzun süre dayanamıyorlar. Kendi görüşünü savunan konuşmalar yapan kişiler ise çok daha uzun süre yapboz ile uğraşıyorlar.


İrademizi tüketen bir görev yaptığımızda bu bizim irade gerektiren başka bir işimizi olumsuz şekilde etkileyebilir. Bu sebeple bazı uzmanlar iradeyi bir kas sistemine benzetirler. Tıpkı bir kas gibi aşırı kullanıldığında halsizleşebilir. Aynı zamanda pratik yapıldıkça bir kas gibi güçlendirilebilir. Çok fazla irade gerektiren bir işle uğraşıyorsanız, bunun ardından yeterince dinlendiğinize ve gevşediğinize emin olmalısınız. Ayrıca irademizi tek bir alan üzerinde çalıştırdığımız zaman bunun hayatımızın her alanında daha iradeli olmamızı sağlayabileceği biliniyor. Bu sayede zaman yönteminizi ya da çalışma kabiliyetinizi geliştireceksiniz. Çünkü bu çalışmalar sizi uzun vadede çok daha başarılı yapacaktır.


Şimdi tüm bu bahsettiklerimizi arzularımıza ve bizi çeken şeylere bağlamaya çalışalım.


kır zincirleri. dürtü kontrol etme, doyumu erteleme. isteklere direnme gücü

İradeyi kullanma yöntemleri nelerdir?

İlk yolu, çevremizi değiştirmek. Yani sizi çeken şeyi ulaşılması daha zor hale getirip size faydası olacak şeyleri ulaşılması daha basit hale getirmekten bahsediyorum.


İnsanların onları cezbeden şeyleri kontrol etmeleri için uygulayabilecekleri başka bir seçenek, işlemsel şartlandırma. İşlemsel şartlandırma, herhangi bir davranışın oluşması ihtimalini yükseltmek için kullanılıyor. Bunu yapmak için de iyi davranışları pekiştiriyor. Mesela ödevinizi bitirdiğiniz her bölümü için kendinizi sevdiğiniz dizinin bir bölümünü izleyerek ödüllendirebilirsiniz. Yani sonunda dizinizi izleyeceğinizi bildiğiniz için ödeviniz üzerinde çalışma ihtimaliniz daha yüksek olacaktır ve buna olumlu pekiştirme diyoruz.


Bir diğer yol ise olumsuz pekiştirme kullanmak olabilir. Mesela, bilgisayar ayarlarınızla oynayarak sizi rahatsız edecek bir ses çıkarmasını sağlayabilirsiniz ve bunu durdurmanın yolu Word’de kompozisyonunuzu yazmak olabilir. Yani bu rahatsızlık veren sesi durdurmak isteyeceğiniz için ödevinizi yapma ihtimalinizi arttırmış olacaksınız.


İşlemsel şartlandırmada cezalandırma yöntemini de kullanabilirsiniz. Bu da herhangi bir davranışın gerçekleşme ihtimalini düşürmek için kullanılan bir yöntem. Mesela annenize eğer sizin ödev yapmak yerine dizi izlediğinizi fark ederse internetinizi kapatmasını söyleyebilirsiniz. Bu durumda sizi cezbedecek şeyden kaçınmak için istemediğiniz bir şeyin gerçekleşmesini sağlayacaksınız.


İrade kullanımına yardım eden bir diğer yöntem de klasik şartlandırmadır. Ne zaman canım çikolata yemek istese daha sağlıklı ama hala şekerli olan bir yiyecek seçiyorum. Böylelikle evimde çilek, ananas ya da karpuz gibi meyveler bulundurursan canım tatlı istediği zaman onları yemek isteyeceğim.


Son olarak bahsetmek istediğim diğer yöntem, yoksunluk ya da bizi cezbeden şeyin tamamen yok edilmesi. Bir şeyi yok etmek muhtemelen onun üzerimizdeki etkisini de yok edecektir. Ama burada iki tane sorun karşımıza çıkıyor. Gerçekten istediğimiz bir şeyi yok etmek, onu daha fazla istememize neden olabilir. Diğer sorun ise, ego boşalması ile ilgili. Kendiniz bir şeyden tamamen yoksun bırakmak bir sürü çaba ve zihinsel gayret ister. Bu yüzden çok sıkı diyet yapan insanlar cezbedilmeye daha meyillidir. Yani kendinizi bir şeyden tamamen yoksun bırakmak yerine, diğer yöntemlerden birini kullanmayı deneyin.


Sizi cezbeden şeyi ulaşılması zor hale getirin, ama tamamen ortadan kaldırmayın. İyi davranışları ödüllendirin ve kötü olanları cezalandırın. Dürtü ve arzularınızı uzun dönem hedeflerinizle alakalı bir şeye yönlendirin.

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page